Elden ele dolaşmış, o anki sahibinin duygularına göre satır altları çizilmiş, kenarları kıvrılmış, sayfaları sararmış eski kitaplar... Sayfalarını şöyle bir çevirdiğinde burnuna gelen o tozlu raf kokusuyla insanı alıp götüren kitaplar sahaf tadı, kokusuyla şimdi Beyoğlu'nun göbeğinde kültür saçıyor. Bu yıl 4.sü yapılan Beyoğlu Sahaf Festivali'nden bahsediyorum. C.tesi gezerken, yazarından imzalı kitaplar, nostaljik dergiler, taş plaklar arasında kendimizi kaybettik... Bir sürü Agatha Christie romanı, yazarından imzalı kitaplar aldık, fotoğraf çektik...
Satır aralarında dolaşmayı seven herkese tavsiye; kaçırmayın sahaf festivalini...
20 Eylül 2010 Pazartesi
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
5 yorum:
Ne güzelmiiiiş, tam benlikmiş
evvvet gerçekten. sen kafayı yersin orda
evet güzel ve bakılası
gidemedim yaaa.. aaah ah. çok istemiştim bu sene! kaçırdım.
:(
ah ah, o zaman istanbul'da olmak varmış...
Yorum Gönder